Турецкий язык за 30 уроков | страница 35
Arzu bekâr mı? — Evet, Arzu bekâr.
Var, Yok (есть, нет)
Слова "var, yok" склоняются так же как и существительные-сказуемые. Эти слова имеют очень широкое применение в турецком языке.
Ben | varım | yokum |
Sen | varsın | yoksun |
O | var | yok |
Biz | varız | yokuz |
Siz | varsınız | yoksunuz |
Onlar | varlar | yoklar |
Слова "var" и "yok" чаще всего используются для З-го лица единственного числа.
— Altın kolye var mı?
— Altın kolye yok, elmas kolye var.
— Pırlanta küpe var mı?
— Pırlanta küpe var.
— Gümüş bilezik var mı?
— Hayır, gümüş bilezik yok.
Упражнения
1) Пожалуйста, ответьте на вопросы.
— Mağazadan yeni bir şeyler aldın mı?
— Bir bluz ile etek aldım.
— Mağazadan ne aldın?
— Ne renk bluz aldın?
— Ne renk etek aldın?
— Ne renk ayakkabı aldın?
— Kaç numara gömlek aldın?
— Kaç numara ayakkabı aldın?
— Çorap aldın mı?
— Bluzunu şimdi giyer misin?
2) Пожалуйста, ответьте на вопросы.
— Altın kolye var mı?
— Hayır, altın kolye yok.
— Elmas kolye var mı?
— Zümrüt yüzük var mı?
— Yirmi dört ayar bilezik var mı?
— Kolyeye uygun küpe var mı?
— Pırlanta kolye var mı?
— Gümüş kolye ve bilezik var mı?
Троя
Truva, Ege kıyılarındadır. Çanakkale'ye 30 km. uzaklıktadır. Homeros'un İliada adlı destanında geçen ünlü Troya Savaşı burada olmuştur.
Akhalılar ile Troyalılar arasında geçen bu savaş on yıl sürer. Savaş uzayınca Akhalılar tahta bir at yaparak içine gizlenirler. Troyalılar Akhalıları gitti sanarak tahta atı içeriye alırlar. Akhalılar gece yarısı tahta atın içinden çıkarak kalenin kapısını açarlar. Böylece Troyalılar savaşı kaybederler.
Troya hazinelerini Alman arkeolog Schliemann bulmuştur. Troya harabeleri arasında antik bir tiyatro ve Roma hamamı görülmeye değer önemli eserler arasındadır.
Kıyı — берег, adlı — называемый, имеющий имя (ad — имя), destan — эпос, сказание, geçen — происходивший (geçmek — проходить, происходить), Akhalılar — ахейцы, sürmek — тянуться, продолжаться, savaş uzayınca — (поскольку) война затянулась (uzay — пространство), tahta — древесина, доска, at — конь, gizlenmek — прятаться (gizli — тайный), gitmek — уходить, sanmak — полагать, думать, gece yarısı — полночь (yarı — половина), çıkmak — выходить, kale — крепость, kapı — ворота, açmak — открывать, böylece — таким образом, kaybetmek — терять, проигрывать,